صیق - Sık

صیق / Sık
Kamus-ı Türki


ڭ ا ص .١ بربرینه یاقین و
صی ] ببتشیك، سگرك مقابلی:
صیق طراق ، صیق اغاجلر
صیق قماش. .٢ طار ، ضیق :
صیق یر. .٣ ناشر اولمیان ،
كشیر الوقوع: او مملكتده فر
طونه لر پك صیقدر. كح .١
بربرینه قریب اولارق: بو صو
غانلر پك صیق دیكمش. .٢ بر
برینی متعاقب، اره سی چوق
اتلمقسز بن: بو قیش پك صیق
لدوس اسیور. ا صیق بوغاز
ایتمك برینی شاشیرتوب و اجرای
تدبیر ایتم سنه وقت براقمیارق
اجبار ایله كددیسندن بر شی
استحصال ایتمك.


n as 1 birbirine yakın ve sı bitişik seğrek mukabili sık tarak sık ağaclar sık kamaş 2 dar zik sık yer 3 naşir olmayan kişir alvkva o memlekette fer dona ler pek sıktır ki 1 birbirine karib olarak bu su soğanlar pek sık dikmiş 2 bir birini müteakip arası çok atılmaksız bin bu kış pek sık lodos esiyor a sık boğaz etmek birini şaşırtıp ve icra tedbir itim sene vakt bırakmayarak icbar ile gettisinden bir şey istihsal etmek


Kamus-ı Türki | Sayfa:848 | Sıra:2

Kaynak: Kamus-ı Türki - Çağdaş sözlük



Arama Ekranı

Site içersinde arama yap.