حزین - Hazîn

حزین / Hazîn
Kamus-ı Türki


. ص عر. : حزینه .
حر یل ا ) حزن» دن ص) ١
حزن و كدره دوچار ، حزنلی،
مغصوم، مكدر، متأسف : كین
یسنی پك حزین كوردم. .٢ حزن
و كدره دلالت ایدن ، حزنلی :
حزین بر چهره سی، بر باقیشی
واردر. .٣ حزن و كدری مور —
جب و مدی اولان : حزین بر
منظره ، حزین بر مقام ، بر موقع.
ك ح حزن و كدرله ، محزون
و مغموم اولارق: سزین حزین
باقییوردی: چوبان حزین حزین
قوال چالییوردی.


s ar hazine har fîl hüzün den s 1 hüzün ve kedere düçar hüzünlü magsım mekktir müteessif giyen yasinini pek hazin gördüm 2 hüzün ve kedere delalet eden hüzünlü hazin bir çehresi bir bakışı vardır 3 hüzün ve kederi mor ceb ve meti olan hazin bir manzara hazin bir makam bir muvakka muvakkan h hüzün ve kederle mahzun ve magmum olarak sizyen hazin bakıyordu çoban hazin hazin kaval çalıyordu


Kamus-ı Türki | Sayfa:547 | Sıra:3

Kaynak: Kamus-ı Türki - Çağdaş sözlük



Arama Ekranı

Site içersinde arama yap.