كارخانه - Kârhâne

كارخانه / Kârhâne
Kamus-ı Türki


٠٠ فا. تر. ز یاز دی:
كارخانه اتردل بزی
ایش ایشلنن محل، بر صنعتله
مشغول عمله نك ایشلدیكی و
ماكینه لرك قوریلوب ایشلتدیر.
لدیكی بنا، غابریقه : یوكدن منسو
جات اعما لیچون واسع بر كار خانه
تأسیس ایلدی. .٢ مو. سوت
قاینادیلوب صاتیلان و یوغورت
و سائره یاپیلان محل مخصوص و ا
یا دكان ، سوتجی دكانی: سودی
كار خانه دن المیوب ماندره دن
یاخود بر اینك صاحبندن اللی.
.٣ فعشیات محلی ، بر طاقم فاحشه .
لرك بر ینك اداره سی تحتنده
فعل مكر و هلرینی اجرا ایتد.
كلری او.


00 fa teriz yaz de karhane ordu bizi iş işlenen mahal bir sanatla meşgul amelenin edildiği ve makine lerin kurulup işlettir ledeyki bine fabrika yükten mensup cat ama için vasi bir kar hane tesis eldi 2 müv sevt kaynatılıp satılan ve yoğurt ve saire yapılan mahal mahsus vâ ya diken sütçü dikeni sevdi kar haneden almayıp mandıradan yahut bir aynın sahibinden allı 3 fuhşiyyât mahalı bir takım fahişe lerin berinin idaresi tahtında fiil meğer vehlerini icra aytd keleri o


Kamus-ı Türki | Sayfa:1137 | Sıra:11

Kaynak: Kamus-ı Türki - Çağdaş sözlük



Arama Ekranı

Site içersinde arama yap.